Ünlü tarihçi Heredotos (İ.Ö.44-425) gezileri sırasında pamuğu tanımıştır. Herodotos, "Hindistan'da yabani olarak yetişen ağaçlar vardır. Onların meyvesi öyle bir yün vermektedir ki koyunun yünü kadar güzel ve iyidir. Hintliler kendi elbiselerini bu ağaç yününden yapmaktadırlar" diye yazar ve bunlardan eğrilen ipliğin kuzu yününden daha ince olduğunu belirtir. Eskiçağlarda pamuk genel olarak"ağaç yünü" veya "bitki yünü" olarak adlandırılmıştır.
Büyük iskender'in (İ.Ö. 356-323) amirali Nearkhos Hindistan'dan İran Körfezine kadar oan kıyıları deniz yolunu ve kent kurulacak uygun yerleri saptamak için dolaşmış ve gözlemlerini Paraplus adlı kitapta toplamıştır. Bu kitabında pamuk konusunda, "Hindistan'da ağaçlar üzerinde yün demetleri vardır. Yerliler onlardan mantolar, bacaklarının ortasına kadar uzanan gömlekler, omuzlarına atılan örtüler ve başa sarılan sarıklar yapmaktadırlar. Bunlardan yapılan dokumalar diğerlerinden daha ince ve daha beyazdırlar." diye yazmaktadır. Yunanlı bilim adamı Teophrastos (İ.Ö. 372-287) Bitkiler Coğrafyası adlı kitabında Hindistan'daki pamuk tarımı konusunda, "Hintlilerin kumaş yaptıkları ağaçların kara dutunkine benzeyen bir yaprağı vardır. Fakat bu bitkinin bütünü yabani gülü andırır. Onlar bu bitkileri sıralar biçiminde ekerler, böylece asmalar gibi hizada görünürler" demektedir. Daha fazlası için
www.darkmen.com.tr